23 Aralık 2012 Pazar

Gelin Sohbet Edelim...


     Bazı yaşanmışlıkları, hataları, doğruları, insanları, yaptıklarını, yapacak olma ihtimallerini gördüklerimizi unutuyoruz.Aslında affedip unutmuyoruz ama bir süre aklımıza da getirmiyoruz.Yarın ne yapacağımızı unutuyoruz.Defalarca aklımızdan geçirmemize rağmen 'Yarın önemli bir şey vardı da neydi? ' diye kendi kendimize soruyoruz.Biri bize sırf gösteriş olsun diye bir iyilik yaptığında o an o kişinin tüm geçmişini silebiliyoruz e insan oğluyuz, yumuşak huyluyuz  ya da bazen sadece çıkarlarımızı düşünüyoruz. Aslında geçmişimizi unutarak geleceğimiz üzerinden akademik olsun, arkadaşlık, aşk ve aile ilişkileri olsun, düşlerimiz, yapmak istediklerimiz olsun, bir bakıma risk alıyoruz.Ama bir önerim var artık , çok basit dört kelimelik; RİSK ALMAKTANSA NOT ALIN!
Artık üç tane not defteriniz olsun. Birini günlük yanınızda gezdiriverin. Küçük bir şey olsun.Dikkat çekmesin. Oraya gündelik hayatta karşılaştığınız ve sizi etkileyecek boyutta olan iyilikleri kötülükleri, isimleri, önemli tarihleri(sınav tarihi, doğum günü, iş görüşmesi, öğretmenle görüşme vs), aklınıza gelen şarkıları, sözleri, hayalleri, planları not edin.Akşam eve gidin sonra.Çok zor değil 5 dk nızı alır veya almaz.Diğer iki defterinize bunları kategorilerine ayırarak geçirin.Kalan ikisinden birinin önüne iyilikleri, arkasına kötülükleri, diğerinin içine de önemli tarihlerinizi, mesela iki gün sonra neyi unutmamanız gerektiğini filan not edin yeniden..Sonra o unutmamanız gereken şeyleri yaptıkça tik atın da kendinizle gurur duyun.Baktınız üç tane defter tutmak zor geliyor size, varsın bir tane defteriniz olsun, siz yeter ki notunuzu yazın.
     Bazı bahanelerimizin çok mantıklı olduğunu düşünüyoruz.Diyoruz ki ' Evet evet böyle bir bahanem varsa kesinlikle  bu beni saklar, gizler, beni bir şeyleri yapmaktan , zamanımı, aklımı harcamaktan, yorulmaktan kurtarır.' Yok yaaa!
Öyle kolaya kaçmak yok Yağmur Hanım dedim sabah kendi kendime.Dün gece çünkü 'Uydurduğunuz bahaneler ceviz kabuğunu doldurmuyorsa, çekirdek kabuğunu denesinler.' yazmışım bir sosyal medya sayfasında.Gülmüşüm bir de böbürlenerek.O kadar kolay değil yapmamız gereken şeyler varken, oturup çekirdek çitlemek.Aslında  böyle bahaneler kurmaya yönlendirilmiş olabileceğimiz de aklıma gelmedi değil.Çünkü biz düşüncelerimizi, planlarımızı ve hareketlerimizi insanlarla sınırlı kılıyoruz.Yani bir biz varız, bir de diğer insanlar varmış gibi davranıyoruz.Kuşlar var, çiçekler, böcekler, köpekler, kediler, güneş, ay , yıldızlar, kahve var (buraya bir gülücük ), çikolata (buraya da kocaman bir sırıtma),uzaylılar (evet varlar bence), diğer gezegenler, araçlar gereçler.Yani bir tek biz /insanlar yokuz bu dünyada ve bir tek onları düşünmek zorunda değiliz bir şeylere kalkışırken.Ben hiç farklı bir şey yaparken 'İnsanlar ne der ' yerine ' Aa olur mu şimdi buna kelebekler  ne der?' diye düşünen olduğunu duymadım , görmedim, bilmiyorum.Veyahut siz bir şeye kalkışırken size ' Aaa evet bu mükemmel bir fikir kesinlikle yapmalısın her türlü desteğe ihtiyacın olduğunda yanındayım ' diyen insanların 'Tamam fikir güzel AMA şöyle bir durum da var, böyle bir şeyle de karşılaşabilirsin, bence çok riskli, benim adım negatif   falanlar filanlar' diyen insanlardan fazla olduğunu da duymadım, görmedim, bilmiyorum..Aslına bakarsanız bunları düşünmediğiniz zaman yol alıyorsunuz bunu bizzat kendim yaşadım da ondan anlatıyorum.Neden mi? Çünkü hayatta en zor şey, sizi anlamaya kulaklarını tıkamış insanlarla konuşmaya çalışmaktır ki kimseye kendimizi anlatmak zorunda olmadığımız halde. 
  
Umarım beni yanlış anlamazsınız, ay yok aslında ben şey, yok yok öle demek istemedim , yani ben demek istedim ki, of ama kötü anlamda değil iyi anlamda, (ay bak şimdi bunu yanlış anlayanlar ne düşünecek hakkımda) , arkadaşım dur bir saniye açıklamama izin ver Türk filmine dönmesin durum , aaa olmuyor bak ama , aman ne anlarsanız anlayın, ben kendi yoluma bakarım hıh...
İşte böyle ;açıklama yapmak çoktan bu düzen içerisinde  bir alışkanlık haline gelse de , insanların yolunuza odun, aklınıza sorun koymalarına izin vermeyin...İçiniz rahat olsun, enerjinizi gizlemeyin:)





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder