9 Ocak 2013 Çarşamba

Karda Zordur Yürümek...

Bu gece bir sürü kar tanesi gelip burnumuzun, kirpiklerimizin, kaşlarımızın üzerine konacaklarmış.
Hepsi bir olup bütün suratımızı kaplayacaklarmış .
Sadece gözlerimizi açık bırakacaklarmış.
Tabi onları açıp kapatmak da bizlere kalmışmış, öyle diyorlar.
Çünkü şimdi gözlerimiz açık kalırsa kar taneleri oraya da girip, gözlerimizi sulandırabilirlermiş, ya da acıyabilirmiş biraz.
Ama muhteşem güzelliği görmek istiyorsak açık tutup biraz acı hissetsek gözlerimizde ,hiç bir şey olmazmış;Güzel şeyler görebilmek için o kadarcık zorluk çeksek bizden bir şey çalmazmış, bunu da ekliyorlar.
(Çünkü biz acı çekmeyelim diye kapıyoruz gözlerimizi ve gözlerimizi açıncaya kadar bütün gerçeklerin üzeri kaplanmış oluyor ya ondan söylüyorlardır tüm bunları.Çünkü biz o gerçekler karla örtülse bile karda izimiz kalmasın diye adım atmayıp sabit duruyoruz ya, görmemiş veya hiç duymamış gibi yapıyoruz ya, ondan öyle diyorlardır.)
Bu gece milyonlarca kar tanesi mesaj taşıyacaklarmış birilerinden birilerine, öyle diyorlar.
O yüzden camları biraz açık bıraksak mı acaba daha iyi duyarız?
Veyahut içeri girmelerine ortam sağlarız.
Tabi mesajı almak istemiyorsanız o ayrı.
Bu haberi de hiç almamış gibi yaparız.
(Çünkü biz bazen bazı şeyleri duymaktan korkarız ya , hani aslında o söylenecek şeylere ortamı biz hazırlamışızdır fakat kendimizden kaçarız ya, ondan diyorumdur ben hani istemiyorsanız onu da  duymamış gibi yaparız diye.)
Bu gece binlerce duyguya tanık olacaklarmış kar taneleri, öyle diyorlar.
Aşıklar, çocuklar, teyzeler, amcalar kar topu oynayacaklarmış.
Birbirlerine kar topu atacaklarmış.
Bazı kendini bilmezler, bazı kendini bilenleri sırtlarından vuracaklarmış.
(Çünkü biz bazen kendimizi bilsek de yanımızdakinin veya her gün gördüğümüz kişilerin bizim için ne kadar zararlı olabileceklerini farkedemiyoruz  ya, ondan öyle diyorlardır.)
Kardan adam yapacakmış kadınlar ve kızlar, öyle diyorlar.
Hem genel bir kalıp vardır ya kolay olurmuş yapmaları .
Zaten ertesi güne kalmaz erimeye başlarmış adamları ve aslında yerde öylece duruveren kar tanelerinden oluşan yığını gözlerinde çok büyütüp şekillendirdiklerini anlarlarmış böylece.
(Hani bazı kadınların hayal kırıklıkları, ayrılıkları, hıçkırıkları, dayak yeme durumları  varmış ya , hani bazı adamlar gerçekten eriyip giden veya kaybolmadan her şeyi mahveden adamlarmış ya ondan öyle diyorlardır , yoksa art bir niyetleri yoktur aslında .)
Bu gece milyonlarca kar tanesi bir olup, burnumuzun, kirpiklerimizin, kaşlarımızın üzerine konacaklarmış.
Güzel manzaralarıyla gözlerimizi açıp, gerçekleri görmemizi sağlayacaklarmış.
Ne iyi şu kar taneleri , bence artık biz de her şeye hazırız.
Gözlerimizi de açarız, karlarda da koşarız bu sefer,
Beyazı olduğu kadar siyahı da görelim yeter....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder