29 Ağustos 2013 Perşembe

Çilek ile Kivi Konuşurken, Dönüşürler...

çilek-Beynimin içindeki böcek düşüncelerimi kemiriyor.
kivi-Bazı şeyleri insanlar kendi kendilerine yapar
çilek-Umurumda mı sanıyorsunuz söylediğiniz kelimeler?
kivi-Bazen kelimeler kocaman bir geçmiştir.
çilek-Eğer geçmişinizin başı ve sonu bir hikaye olamayacak kadar birbirine girmişse ne önemi var dediğinizin
kivi , gerçi kim olduğunun önemi yok - Anlasanıza işte bugün güzel görünebilsin diye günah keçisi oldu dün
ha çilek ha kivi- Anlayabilsem keşke, sonu bir türlü belli olamayacak bir yarıştayım sanki.
ne fark eder ki-Çok yormayın kendinizi bazen siz günlerinizi, üzüntülerinizi, cümlelerinizi feda edersiniz , sonra bir bakmışsınız asıl fedai kendiniz...
isimlerin olduğu kadar -Bazen düşünmeden duramıyorum, bazen de öyle şeyler düşünüyorum ki durmak zorunda kalıyorum
nelerin yaşandığının da önemi var -Düşünmek aslında somut bir şeydir yani aslında sizin kendinize kurduğunuz düşünce birileri tarafından çoktan gerçekleştirilmiştir.
hem içte yaşanılanlar-Yanılıyorsunuz, düşünce o kadar da basit bir şey değil
hem dış dünyamızda olanlar-En iyi veya en kötü nasıl bir şey olabilir ki?
bunların hepsi bir araya gelince-Düşünce bazen insanın elini kolunu bağlar,hani düşünce bir süre hareket edemez ya insanlar, aynı...Sendedir yani, biriktirdiğin her şey gibi...
adına hayat diyorlar-Dikkat edin sürekli tükettiğiniz şey sizin olmayabilir, sizinse çünkü tüketmek zor gelir..
bazen bazı insanlar -Anlamıyorum dediğinizi, neyse...
bu durumu sindiremeyip-Sizce bir gün katıksız huzur bulabilecek miyiz?
çok bayat karşılıyorlar-Bilmem.Huzuru ne sağlar, kim getirir, kim hisseder bilemiyorum
herkesin algısı farklı tabi-Belki bir insanla ortak bir şeyler yaşayabiliyor olmak yeterlidir
bakış açısı-Zaten bir insanın varlığı yetiyorsa konu kapanmıştır
hayali-Anlaması da çok önemli ama...
kaygısı-Ohoo orda durun , beni zaten anlayabilen birisi olursa önce bana anlatmalı ve sonra beni anlamalıyız birlikte!
bana kalırsa tek bir cevap olmadığı gibi-Oluyor insanın hayatında bazen öyle dönemler;ben de kendimi eskiden bilirdim, yani kendimi öyle bilirdim.
doğru düzgün sorulmuş bir soru da yok-Nedir ki sizin kendinizi değişik bilmenize sebep olacak şey?
e hal ve durum böyle olunca-Hadi ama kaldır gözlerindeki yırtık perdeleri, bir kez olsun görmeye çalış gerçeği.
yorum yapanlar da çok oluyor çok-Yanılıyorsunuz .Ben gerçekçiyim.Öyle ki , insanlara bana ulaşıp beni anlayabilecekleri kadar alanı veririm  ama yeri gelince pişmanlık duymadan geri de alabilirim.Kendime bunu açıkça söyleyebilecek kadar da gerçekçiyim işte .
bize düşen her şeyi kendi terazimizde tartıp- Sizi üzen her şeyi önünüze bir engel gibi koyup ilerisine gitmemek için bahaneler uyduruyor gibisiniz yapmayın, üzmüşse o olanlar sizi, eski siz olmayın.
bize ağır geleni -Yaptıklarımı anlamayan insanlar, yapabilecekleri kadar konuşsunlar yeter bana .
kendi yolumuz için seçebilmek -Yaşanmışlığınıza inat yaşayın bazı şeyleri, kaybetmişliğinize inat, yaşayacaklarınızı kazanırsınız belki
öteki türlü zor, ilerleyebilmek-Güzel cümle teşekkür ederim
önümüzde dururken binlerce seçenek- Bir gün gelir de , eğer ki saklamak istersem bir şeyleri, ben de size söyleyeceğim tek dostum sizmişsiniz gibi.Çünkü  yalnızken  zor bazen  karar verebilmek, önümde dururken binlerce seçenek.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder